• Home
  • /
  • İtalya
  • /
  • Verona Gezi Notları: Gerçek Bir İtalyan

Verona Gezi Notları: Gerçek Bir İtalyan

İtalya’nın en özel, en güzel, en romantik şehri Verona. Burası tarihin, romantizmin bir arada yaşandığı bir yer.

Romeo&Juliet’i , arnavut kaldırımlı sokakları, renkli meydanları, tepeleri, tarihi yapıları ile Verona, Milano ya da Venedik seyahatinizde 1 gününüzü ayırmanız gereken bir şehir.


Bundan önceki İtalya seyahatimizde Venedik’e kadar gelmiştik ama Verona’yı görmek kısmet olmamıştı. Milano’ya kadar gelip, Verona’ya tekrar bu kadar yaklaşmışken bu sefer es geçemezdik ve hemen günü birlik gidilecek şekilde programımıza dahil ettik. İyi ki de dahil etmişiz.Çok beğendiğimiz, güzel anılar biriktirdiğimiz bir şehir oldu.

Verona Ulaşım Bilgileri

İlk üzücü haber Verona’ya Türkiye’den direk uçuş bulunmuyor. Bu durum Verona’ya ulaşmanın zor olduğu anlamına gelmiyor tabiki! Yazının başında bahsettiğimiz gibi Verona, Milano ve Venedik’in tam ortasında bulunuyor. Bu iki şehirden Verona’ya tren ile çok rahat şekilde ulaşabilirsiniz. Yolculuk süreleri hemen hemen aynı. Biz Milano’dan geldiğimiz için biraz ondan bahsedelim.

Milano Centrale Tren İstasyonu’ndan Verona Porta Nuova Tren İstasyonu’na gün içinde bir çok sefer yapılıyor. Bu yolculuk hızlı tren ile 1 saat 10 dakika, banliyö trenleri ile yaklaşık 2 saat sürüyor. Tabiki tren biletlerini önceden alırsanız uygun fiyata hızlı tren hızında ve konforunda seyahat edebilirsiniz. İnternet üzerinden bilet alma konusunda kafanıza takılan bir soru var ise buraya göz atabilirsiniz

Biletimizi online olarak gidiş-geliş 2 kişi 58 euro gibi bir ücret ödedik. Aldığınız tarihe göre daha ucuza bulma şansınız da var.

Şehir içi ulaşımı hakkında pek bir şey söylemeye gerek yok. Çünkü Verona görülmesi gereken her yeri yürüyerek gezebileceğiniz bir şehir. Sizde toplu taşıma kullanmaya ihtiyaç duymayacaksınız.

Verona Gezilecek Yerler

Verona gezimizi sabah 11 akşam dönüş 21 olarak ayarladık ve bu süre bize fazlasıyla yetti diyebiliriz. Porta Nuovo Tren İstasyonu şehir merkezine 10 dakikalık bir yürüyüşle ulaşabiliyorsunuz.

  • Bra Meydanı

Tren istasyonundan çıktıktan sonra yönümüzü oldukça geniş, sağlı sollu dükkanların olduğu Corso Porta Nuovo’ya çevirdik. Bu cadde bizi şehrin kalbine götürecek olan yol. Corso Porta Nuovo‘yu etrafı izleyerek yürüken yolun sonunda şehrin giriş kapısını göreceksiniz. Kapıdan geçtikten sonra karşınızda Verona’nın en büyük ve en hareketli meydanı Piazza Bra.

Piazza Bra, içinde önemli tarihi yapıları, kafeleri, restoranları, mağaza ve butikleri barındıran her zaman hareketli ve eğlenceli bir meydan.

Meydanda bulunan en önemli yapı kuşkusuz Arena Di Verona. Burası Roma’da ki Colesseum’dan sonra İtalya’nın en büyük arenası. Tarihi çok eskilere dayanıyor. Arena, MS 1.yy da Roma İmparatorluğu zamanından inşa edilmiş. Daha sonraları büyük bir yangın sonucu yıkılsa da tekrardan inşa edilip günümüze kadar ayakta durmayı başarmış.

Dünyanın en önemli müzik festiavallerinden biri her yıl burada yapılıyor. Bunu gibi bir çok orgaznisyona ev sahipliği yapan arena, aynı anda 10.000 den fazla kişiye unutulmaz bir müzik şöleni yaşatıyor.

  • Via Mazzini

İşte geldik Verona’nın en güzel, en kalabalık, en eğlenceli caddesine. Via Mazzini, Bra Meydanı ile Erbe Meydanı’nı birbirine bağlayan, üstünde bir çok ünlü markanın mağazasının bulunduğu trafiğe kapalı bir sokak. Güzel bir pazar günü Verona’da olduğumuz için Mazzini Caddesine iğne atsan yere düşmeyecek boyutta bir kalabalık vardı ama bu onun güzelliğini bozmuş mu tabiki hayır!

Duyduğumuza göre caddenin hemen girişinde sağ tarafta bulunan turuncu binanın sahibi Leonardo di Caprio’muş. Kendisi 40 milyon euro vermiş bu binayı satın alırken. Tabiki her katında ayrı kiracı mevcut şuanda 🙂

  • Piazza Delle Erbe

Mazzini caddesini bitiminde sol tarafta Verona’nın bir diğer önemli noktası Piazza Delle Erbe bulunuyor. Burası tahmin edebileceğiniz gibi her zaman hareketli olan bir meydan. Meydanın çevresi İtalyan mimarisini yansıtan renk renk binalarla çevrili, tam ortasında da bir heykel ve havuz bulunuyor. Hatta biz oradayken meydanın orta yerinde yiyecek,içecek,hediyelik eşya satan tezgahlar kurulmuştu.

Erbe Meydanı’nda yemek yiyebileceğiniz ya da sadece meydanın hareketliliğini seyredebileceğiniz bir çok mekan alternatifi bulunuyor.

Lamberti Kulesi, 84 metre yükseklikte Erbe Meydanı’nı ve çevresini kuş bakışı izleyebileceğiniz süper bir nokta. İnşasına 1172 yılında başlansa da zaman içinde bir çok kez restore edilmiştir. Normalde biz manzara izleyebileceğimiz noktaları kaçırmayız ama kapısında ki kuyruk ve manzarayı daha yukarıdan izleyeceğim bir nokta daha olması yüzünden kuleyi maalesef es geçtik. Girmek isteyenler için akşam son giriş 18:00 da.

  • Juliet’in Evi ( Casa Di Giulietta )

Verona denince akla ilk gelen ,İngiliz yazar William Shakespeare’in unutulmaz eserine konu olmuş bir aşk hikayesinin kahramanları Romeo ve Juliet. Verona’da yaşadığına inanılan Romeo ve Juliet şehrin simgesi ve en çok turist çeken yeri Juliet’in Evi diyebiliriz. Hal böyle olunca içerideki manzarayı hayal edebiliyorsunuzdur.

Manzini Caddesi’nin bitiminden bu sefer sağ tarafa dönüyoruz ve biraz ilerledikten sonra sağ tarafta 23 numarada efsanevi aşk hikayesinin kahramanı Juliet’in Evi. İçerisi biraz önce dediğimiz gibi haddinden fazla kalabalık. Evin avlusunda bulunan Juliet heykelinin göğsüne dokunmak için kıyasıya bir mücadele var. Heykelin sağ göğsüne dokunan tez zamanda bir kısmet buluyormuş 🙂 Şaka bir yana Juliet’in göğsüne dokununca şans getirildiğine inanılıyor.

Avluya giriş ücretsiz. İsteyenler ücretli olarak evin içindeki müzeyi gezebilir hatta Juliet’in meşhur balkonuna çıkıp fotoğraf çekilebilir.

  • Piazza Dei Signori

Piazza de Signori, Erbe Meydanı’nın hemen yanında Torre dei Lamberti’nin önünde geçerek ulaşabiliceğiniz, ortasında 1865 yılında yapılan Dante’nin heykelinin de bulunduğu görülmesi gereken bir yer. Meydana halk arasında Dante Meydanı’da deniliyor.

Küçük bir yer olduğuna bakmayın tarihi açıdan oldukça önemli eserleri içinde barındırıyor. Juliet’in evi ve Erbe Meydanında ki kalabalıktan bunalanlar için kısa bir dinlenme yeri olacaktır.

Signori Meydan’nın dan sonra rotamızı nehir kenarına doğru çeviriyoruz. Meydanın sonundan Santa Maria in Chiavica caddesinden düm düz devam edin ve karşınızda Adige Nehri.

  • Ponte Pietra

Adige Nehri’ne paralel Via Sottoriva‘dan devam ediyoruz ve bu yol bizi kısa bir yürüyüşten sonra Pietra Köprüsü’ne götürüyor. Burası Verona’nın en eski köprüsü. MÖ 100 yılında yapılan köprü 2.Dünya Savaşı sırasında yıkılmış ve 1957 yılında tekrar inşa edilmiş.


Ponte Pietra’da Adige Nehri’nde rafting yapanları seyrederek Verona’nın enfes manzarası izleyeceğimiz tepe Piazzale Castel San Pietro tırmanışı için enerji depoluyoruz. Burası bize Floransa’da Ponte Vecchio’yu geçip Piazzale Michalengelo meydanına tırmanışımızı hatırlattı.

  • Piazzale Castel San Pietro

İşte Verona’nın en sevdiğimiz yerlerinden bir tanesi. Pietra Köprüsü’nden geçtikten sonra tam karşıdaki merdivenlerden tırmanışa başlıyoruz. Dik ve yorucu bir yol ama sona ulaştığınızda size sunduğu manzara kesinlikle buna değer. Verona’yı kuş bakışı izleyebileceğiniz en güzel nokta. Torre dei Lamberti’ye es geçmemizin sebebi işte burası. Verona’da yapılacaklar listesinin olmazsa olmazlarından.

Gelmeden önce belirlediğimiz rotanın sonuna geldik. Artık geri dönme vakti. Tabi ki tepeden inmesi çok daha kolay oluyor ve sonra kendimiz Verona’nın renkli sokaklarına atıyoruz kendimiz.

Verona, İtalya’da gördüğümüz şehirler arasında tarihi açıdan bizi en çok etkileyen yerlerden bir tanesi oldu. En başta dediğimiz gibi Milano ya da Venedik planınıza 1 gün daha ekleyin ve Verona’yı görmeden geri dönmeyin.

Bir Cevap Yazın